Türk milletinin yüce sözcüsü, uluğ öğretmeni Ümit Özdağ,
Canım yanıyor, ormanlar yolsuzluk için katlediliyor, besin zincirimizin halkaları tek tek kırılıyor, gıda açığı veriliyor, ithal ediliyor, millet zehirlenir, güvencem verilerim satılıyor, geleceğimin teminatı kurumlarım özelleştiriliyor ve en vahimi gün geçtikçe ülkemde yabancılaştırılıyorum. Bağırasım, çağırasım geliyor ama içimde saklayıp kalıyorum.
Anadolunun evladı konuşamıyor, bir şey değiştiremiyor, bir dipsiz karanlığa itiliyor. Bu en çaresiz anda bir meşale yaktın Türkistan toprağında. Işığında, susturulan o millətin gür yankılanan sesi oldun. Her konuşman yıllardır içimize attığımız haykırışlarımız oldu. Sızlayan vücudun her köşesine koşturdun. Erzincan'daki siyanüre de dur dedin, Kocaeli'deki suyu da koruyun dedin. Milletine kulak verdin. Bu yolda aracını da koleksiyonunu da yok saydın. İnsanın en kıymetlisi vaktini akademik çalışmalara ayıraraktan milleti bilinçlendirdin. Çanakkale'de bizlerle buluştun, yüz yıllık ateşi yeniden harladın. "Türkiye Türk'lerin dir!" dedin. Sessiz istilayı kabul etmedin. Sen asıl meseleyi baş tacı yaptın. Ülkede pek çok sorun olabilir, millet aç kalır bir şekilde aşar bu günleri lakin bugün o millət kəndi öz yurdunda ithal gruplar tarafından yok ediliyor, şehirlerinde, toprağında Türk kalmamış vatan kendini savunmasız hale geliyor, millet katlediliyor, buna dur dedin! Soysuzlar boş durur mu? Sana dinsiz, yahudi dediler, biz yirmi yıldır değil bin yıldır Müslümanız, dedin, mültecileri gönderecekmiş kendisi Dağıstan'dan gelme dediler sanki bir hakaretmiş gibi, atalarının Selçuk Beyi emrinde yahut Moğol fırtınası ardından buraya geldiğini unutmuş alçaklar. Bu tiz sesler elbetteki senin haklı duruşun karşısında devede tüy bile değil, farkında olan Türk'lerin meşalenin etrafında toplanışını engelleyemediler. Anca senin kapına bir gece ansızın gelebilenler Türk'ün sesini kesebileceklerini düşündüler, nafile!
Mustafa Kemal Atatürk emri çoktan verdi:"... Memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. ... Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk İstiklal və Cumhuriyetini kurtarmaktır! ..."
Emri tekrar edecek Gök, toprak, deniz Bozkurtlar uluyacak bütün Anadoludan Biz de sizdeniz! Biz de sizdeniz!